Vatandaşın ve piyasaların psikolojisi yönetilebiliyor mu?
Maliye ve Ekonomi Bakanı ekonomiyi etkileyen faktörleri söylerken;
"psikoloji"den bahsediyor,
"temenni" diyor,
"algı"dan gidiyor.
Mesela, şöyle bir cümle kuruyor.
"Kuru etkileyen şey psikoloji…"
Haklılık payı var mı?
Bence var…
Psikolojiyi etkileyen şey nedir pekala?
Sahicilik,
İkna edici yönetim,
Yönetsel samimiyet…
Bunlar var mı?
Yok, yerinde yeller esiyor.
Bakan beyin psikoloji vurgusunun devamı nasıl?
"…Onu da (yani, kuru etkileyen psikolojiyi) yönettiğimize göre etkisi en az seviyede olur."
Etki ne durumda?
Negatif…
O halde bir yerlerde bir eksiklik var.
Çok psikoloji demekle,
Çok temennide bulunmakla halkın ve piyasaların psikolojisi-algısı-beklentisi pozitife dönmüyor,
Yönetmiş de olmuyorsun…
Neden?
Milletten tasarruf istiyorsun ama sende tasarruf yok,
Tam gaz israfa devam.
Ekonomik model tıkır tıkır işliyor diyorsun ama milletten altın birikimini istiyorsun.
Bu halimizin sebebi dış güçler diyorsun ama Londra'ya gidip, o dış güçlerden destek istiyorsun.
Sıkıntı sadece bizde değil, her yerde diyorsun (evet öyle; sıkıntı küresel) ama bunu bile bile, gerekenleri yapmıyorsun.
Bir-iki aylık enflasyon tahmininde, kendi aranızda bile farklısınız,
Söylenen her söz, bir ayı geçmeden boşa düşüyor,
Biriniz, "elektrik-doğalgaz zammı sıkıntı yaratıyor" söylemi, yaygaradır diyorsunuz,
Biriniz "yakıcı elektrik faturaları için çözüm bulunmalı" diyorsunuz.
Biriniz kriz yok derken, bir diğeriniz "Tamam krizimiz var, sorunlarımız var" diyor.
Yani,
Tutarsızlık diz boyu,
Çelişki ve dolayısıyla yönetimsizlik almış başını gidiyor.
Böyleyken,
Yani Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları, Türk halkı psikolojik olarak dipteyken;
Siz, hangi milletin, halkın ve hangi ülke vatandaşının psikolojisini yönetmekten bahsediyorsunuz.
Böyle giderse, doğru yapılana bile şüpheyle bakılır ve vatandaşın psikolojisinde, yönetilecek bir algı bile kalmaz.
Bakınız,
Vatandaş psikolojisi bizden yana diye bir algınız varsa, bu sadece kendinizi kandırmaktır,
Kendinize yarattığınız illüzyon psikolojisidir.
Çölde vaha görmek gibidir.
Duygusal bir kopuş başlangıcıdır,
Kopuşun derinleşmesidir,
İnada dayalı ekonomik model ve aynı yoldan farklı sonuç bekleme ısrarı, psikoloji yönetmeyi ve pozitif yönlendirmeyi getirmez,
Olsa olsa, vatandaşları psikolojik deliye dönüştürür.
***
Tespit:
Yıl 2002,
Çeyrek Altın 32 TL,
Yıl 2022,
Hıyar 32 TL…
***
Merak ediyorum:
Vatandaşın yastık altında 5000 ton altını varmış.
Merak ediyorum, kim tartmış da bu rakamı bulmuş ki…
Hani defineciler söyler ya;
Bizim köyün filanca yerindeki, falanca mağarada 30 ton altın var.
Nereden biliyorsun dediğinde ise;
Kulağına eğilir ve fısıltılı bir sesle "benim üç harflilerle aram iyidir de…" der ya…
Bunu da merak ediyorum; acaba vatandaşın altın miktarı konusunda rakam verenlerin kim veya kimlerle arası iyi ki!..
Adı üstünde; yastık altı,
Yani, en gizli-saklı ve sır!..
***
Gel de delirme!..
"Belçika'da eşi ve hamile kız kardeşinin de aralarında bulunduğu dört kadını öldürüp, iki kişiyi de ağır yaraladığı gerekçesiyle ömür boyu hapse mahkûm edilen Osman Çallı denen insan görünümlü müsvedde canlı, cezasının geri kalanını çekmek için iade edildiği Türkiye'de serbest bırakılmış!.."
Efendiler,
Sizin kitabınızda, vicdanınızda, insanlığınızda kadının adı yok mu!..
Neymiş efendim; hukuk devletiymişiz ve kanunlar uygulanmış!..
Hadi oradan, hadi oradan!..
Bence, tahammül mülkünü bu kadar zorlamayın, insanları bu derece çıldırtmayın!..
***
Hadi gülme bakalım
Altı muhalefet liderinin toplantısını değerlendiren Bahçeli diyor ki;
"Masa yuvarlak olduğu için ayak bir.
Kare olsaydı dört ayaklı olurdu.
Ama yuvarlak,
Yani tek ayak,
O da HDP…"
Allah'ım sen aklımıza mukayyet ol!..
***
Yaaa… Öyle miymiş?..
Nurettin Nebati;
"En büyük problemimiz enflasyon, başka bir problemimiz yok.."
Allah Allah…
Ben de diyorum ki;
Yahu sayın bakanım,
Enflasyon dediğin de nedir ki; solüsyon-losyon gibi bir şey
Ekonomi için devede kulak,
Sivrisinek vızıltısı gibi basit bir şey.
Boş ver; tek derdimiz enflasyon ise, gerisini ………….!
***
En mahir yorum
Mahir Ünal:
"Elektrik zamlarını devlet yapmadı…"
Reha Muhtar olsa, "Nerde bu devlet, hani nerde elektriği zamlanan millet…" derdi kesin…
***
Kabul ve ikrar
Numan Kurtulmuş:
"Elektrik faturaları bir günde bu noktaya gelmedi…"
Buna bile sevindim, biliyor musunuz…
Neden?
Çünkü Kurtulmuş şu iki şeyi kabul ve ikrar ediyor.
1- Elektrik faturaları çok yüksek,
2-Öyle yüksek öyle yüksek ki; bir günde bu hale gelinmeyecek kadar hem de…
Peki de, 20 senedir elektrik faturalarını siz düzenliyordunuz da şimdi "dış güçler" mi düzenlemeye başladı yoksa…
***
En Dipsöz
Bir köşe yazarı diyor ki:
"Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı sorunları gitti mi; sorun kalmıyor."
Vay anasını be…
Mucizevi bir tespit ve ufuk açıcı bir aydınlatma…
Gerçekten bilmiyorduk,
Boşuna tedirgin olmuşuz,
Sen olmasan sorunların ne olduğunu ve nasıl biteceğini bilemezdik.
Aydınlattın bizleri,
Allah sen gibi bilge şahsiyetleri başımızdan eksik etmesin(!)…
Ve ne içiyorsan; bize de, içmek nasip etsin!..
"psikoloji"den bahsediyor,
"temenni" diyor,
"algı"dan gidiyor.
Mesela, şöyle bir cümle kuruyor.
"Kuru etkileyen şey psikoloji…"
Haklılık payı var mı?
Bence var…
Psikolojiyi etkileyen şey nedir pekala?
Sahicilik,
İkna edici yönetim,
Yönetsel samimiyet…
Bunlar var mı?
Yok, yerinde yeller esiyor.
Bakan beyin psikoloji vurgusunun devamı nasıl?
"…Onu da (yani, kuru etkileyen psikolojiyi) yönettiğimize göre etkisi en az seviyede olur."
Etki ne durumda?
Negatif…
O halde bir yerlerde bir eksiklik var.
Çok psikoloji demekle,
Çok temennide bulunmakla halkın ve piyasaların psikolojisi-algısı-beklentisi pozitife dönmüyor,
Yönetmiş de olmuyorsun…
Neden?
Milletten tasarruf istiyorsun ama sende tasarruf yok,
Tam gaz israfa devam.
Ekonomik model tıkır tıkır işliyor diyorsun ama milletten altın birikimini istiyorsun.
Bu halimizin sebebi dış güçler diyorsun ama Londra'ya gidip, o dış güçlerden destek istiyorsun.
Sıkıntı sadece bizde değil, her yerde diyorsun (evet öyle; sıkıntı küresel) ama bunu bile bile, gerekenleri yapmıyorsun.
Bir-iki aylık enflasyon tahmininde, kendi aranızda bile farklısınız,
Söylenen her söz, bir ayı geçmeden boşa düşüyor,
Biriniz, "elektrik-doğalgaz zammı sıkıntı yaratıyor" söylemi, yaygaradır diyorsunuz,
Biriniz "yakıcı elektrik faturaları için çözüm bulunmalı" diyorsunuz.
Biriniz kriz yok derken, bir diğeriniz "Tamam krizimiz var, sorunlarımız var" diyor.
Yani,
Tutarsızlık diz boyu,
Çelişki ve dolayısıyla yönetimsizlik almış başını gidiyor.
Böyleyken,
Yani Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları, Türk halkı psikolojik olarak dipteyken;
Siz, hangi milletin, halkın ve hangi ülke vatandaşının psikolojisini yönetmekten bahsediyorsunuz.
Böyle giderse, doğru yapılana bile şüpheyle bakılır ve vatandaşın psikolojisinde, yönetilecek bir algı bile kalmaz.
Bakınız,
Vatandaş psikolojisi bizden yana diye bir algınız varsa, bu sadece kendinizi kandırmaktır,
Kendinize yarattığınız illüzyon psikolojisidir.
Çölde vaha görmek gibidir.
Duygusal bir kopuş başlangıcıdır,
Kopuşun derinleşmesidir,
İnada dayalı ekonomik model ve aynı yoldan farklı sonuç bekleme ısrarı, psikoloji yönetmeyi ve pozitif yönlendirmeyi getirmez,
Olsa olsa, vatandaşları psikolojik deliye dönüştürür.
***
Tespit:
Yıl 2002,
Çeyrek Altın 32 TL,
Yıl 2022,
Hıyar 32 TL…
***
Merak ediyorum:
Vatandaşın yastık altında 5000 ton altını varmış.
Merak ediyorum, kim tartmış da bu rakamı bulmuş ki…
Hani defineciler söyler ya;
Bizim köyün filanca yerindeki, falanca mağarada 30 ton altın var.
Nereden biliyorsun dediğinde ise;
Kulağına eğilir ve fısıltılı bir sesle "benim üç harflilerle aram iyidir de…" der ya…
Bunu da merak ediyorum; acaba vatandaşın altın miktarı konusunda rakam verenlerin kim veya kimlerle arası iyi ki!..
Adı üstünde; yastık altı,
Yani, en gizli-saklı ve sır!..
***
Gel de delirme!..
"Belçika'da eşi ve hamile kız kardeşinin de aralarında bulunduğu dört kadını öldürüp, iki kişiyi de ağır yaraladığı gerekçesiyle ömür boyu hapse mahkûm edilen Osman Çallı denen insan görünümlü müsvedde canlı, cezasının geri kalanını çekmek için iade edildiği Türkiye'de serbest bırakılmış!.."
Efendiler,
Sizin kitabınızda, vicdanınızda, insanlığınızda kadının adı yok mu!..
Neymiş efendim; hukuk devletiymişiz ve kanunlar uygulanmış!..
Hadi oradan, hadi oradan!..
Bence, tahammül mülkünü bu kadar zorlamayın, insanları bu derece çıldırtmayın!..
***
Hadi gülme bakalım
Altı muhalefet liderinin toplantısını değerlendiren Bahçeli diyor ki;
"Masa yuvarlak olduğu için ayak bir.
Kare olsaydı dört ayaklı olurdu.
Ama yuvarlak,
Yani tek ayak,
O da HDP…"
Allah'ım sen aklımıza mukayyet ol!..
***
Yaaa… Öyle miymiş?..
Nurettin Nebati;
"En büyük problemimiz enflasyon, başka bir problemimiz yok.."
Allah Allah…
Ben de diyorum ki;
Yahu sayın bakanım,
Enflasyon dediğin de nedir ki; solüsyon-losyon gibi bir şey
Ekonomi için devede kulak,
Sivrisinek vızıltısı gibi basit bir şey.
Boş ver; tek derdimiz enflasyon ise, gerisini ………….!
***
En mahir yorum
Mahir Ünal:
"Elektrik zamlarını devlet yapmadı…"
Reha Muhtar olsa, "Nerde bu devlet, hani nerde elektriği zamlanan millet…" derdi kesin…
***
Kabul ve ikrar
Numan Kurtulmuş:
"Elektrik faturaları bir günde bu noktaya gelmedi…"
Buna bile sevindim, biliyor musunuz…
Neden?
Çünkü Kurtulmuş şu iki şeyi kabul ve ikrar ediyor.
1- Elektrik faturaları çok yüksek,
2-Öyle yüksek öyle yüksek ki; bir günde bu hale gelinmeyecek kadar hem de…
Peki de, 20 senedir elektrik faturalarını siz düzenliyordunuz da şimdi "dış güçler" mi düzenlemeye başladı yoksa…
***
En Dipsöz
Bir köşe yazarı diyor ki:
"Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı sorunları gitti mi; sorun kalmıyor."
Vay anasını be…
Mucizevi bir tespit ve ufuk açıcı bir aydınlatma…
Gerçekten bilmiyorduk,
Boşuna tedirgin olmuşuz,
Sen olmasan sorunların ne olduğunu ve nasıl biteceğini bilemezdik.
Aydınlattın bizleri,
Allah sen gibi bilge şahsiyetleri başımızdan eksik etmesin(!)…
Ve ne içiyorsan; bize de, içmek nasip etsin!..
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Ercan A.