TİC Holding Header
  • USD 32.347
  • EUR 35.13
  • Altın 2308.449
  • BIST 100 8880.09
Cem Özer

Cem Özer

Mitomani (Yalan söyleme hastalığı)

Geçen yazımda 'Hubris Sendromu'ndan söz etmiştim.
Mitomani (Yalan söyleme hastalığı)
Çok İlgi gördü.

Teveccühünüz için teşekkür ederim.

Meğer etrafımızda, etrafınızda ne kadar da çok bu tip insan varmış.
 
Cem Bey, yazınızı okumadan önce kızıyorduk, şimdiyse acıyoruz. Yazık hastaymış bunlar” diyenler oldu.
 
Bu yazımda da; ona benzer, onu tamamlayan, devamı olan bir psikolojik rahatsızlıktan söz edeyim.
 
Etrafımızda, sürekli yalan söyleyen insanlar vardır.

Hatta bunlar; eş, dost, akraba ve aile fertlerimiz bile olabilir.
 
Hiç bir menfaatleri olmadan, sebepsiz yere ve arka arkaya yalanları sıralarlar ve biz anlam veremeyiz.

Neden doğru söylemediklerini anlayamayız.

İşte bu rahatsızlığa psikolojide “Mitomani” deniyor.
 
Halk arasında yalan söyleme hastalığı olarak bilinir. 
 
Kişilerin, dikkat çekmek, toplumda ve çevrelerinde yer edinebilmek, kabul görmek, takdir edilmek amacı ile söylediği yalanlar ve üstelik, ardından bu yalanlara kendisinin de inanmasıdır. 
 
Bu kişilere mitoman adı verilmektedir. 

Peki, “Mitomani”  nedir, belirtileri nelerdir? 

Nasıl tedavi edilir?

Tıp dünyasında mitomani olarak adlandırılan bu hastalık, kişilerin dikkat çekmek ve toplumda odak noktası haline gelmek için söylediği ufak tefek yalanlar ile başlar.
 
Yalan söylemeyi alışkanlık haline getiren kişiler bir zaman sonra söyledikleri yalanlara kendileri de inanmaya başlar. 

Bu durum ciddi bir kişilik bozukluğunu ortaya çıkartır. 
 
Mitomani”, kişinin sürekli olarak herhangi bir çıkar gözetmeden yalan söylemesidir. 

Bu hastalığa yakalanmış kişilere mitoman adı verilir. 

Hiçbir durum yokken birden yalan söyleme ihtiyacı duyan kişi, hastalığın ilerlemesi ile söylediği tüm yalanlara kendisinin de inanmasına neden olur.
 
İleri düzeylere taşınan mitomani hastalığı kişinin elinde olmadan gerçekleşen ve yalan söylediğini kendi bile fark etmeyen bir davranış bozukluğu hastalığıdır.
 
Yalan söyleyen kişiler çoğunlukla bu yaptıklarının hastalık derecesinde olduğunu düşünmezler. 
 
Yapmadıkları olumlu şeyleri yapmış gibi, yaptıkları olumsuz şeyleri de yapmamış gibi anlatırlar ve savunurlar.
 
Başkalarının başarılarını sahiplenirken, kendi başarısızlıklarını olmamış olarak değerlendirirler.
 
Onlara olumlu bir kazanım sağlayacağını düşündükleri yalanı rahatlıkla söylerken, bu onlara olumsuzluk olarak yansıdığında ise inkar ederek bir yalanı başka bir yalanla telafi ederler.
 
Bunu yaparken bir art niyet ya da menfaat için değil, hasta oldukları için yaparlar.
 
Yalan söylemekteki amaçları sizi kandırmak değil, kendilerini ve durumu öyle görüp kabullendikleri, inandıkları içindir.
 
Mitomani hastalığının birçok nedeni olsa da asıl nedeni kişinin çocukluğunda şahit olduğu yalanlardır.
 
Kişi çocukluk döneminde sürekli olarak ebeveynlerini izler ve onları doğrularıyla, yanlışlarıyla kendine model olarak alır.
 
Bu bakımdan çocukların ebeveynlerinin yalan söylemelerine şahit olması, onların ileriki yaşlarda yalan söylemesine ve yalan söylemeyi daha da ileriye taşıyarak yalan söyleme hastalığına yakalanmasına neden olabiliyor. 
 
Çünkü düzenin böyle yürüdüğüne, yalan söylemenin normal olduğuna, çevrenin buna tepki göstermediğine ve hatta ihtiyaç duyduğuna, takdir gördüğüne inanıyorlar.
 
Bunların dışındaki mitomani hastalığının başlıca nedenleri şunlardır;

Doğru söylediğine inanılmaması,
Kişilik bozukluğu,
Onaylanma ihtiyacı,
Aşağılık kompleksi,
Bulunduğu yeri haketmediğine dair bilinçaltı kabul,
Çocukluk döneminde maruz kalınan istismarlar,
 
Peki, çevremizdeki birinin mitoman olduğunu nasıl anlayabiliriz, mitomaninin belirtileri nelerdir?

Yalan söylemekten haz duymak,
Yalan söylemekte ısrarcı olmak,
Yalanlarından dolayı pişmanlık duymamak,
Yalanlarının ortaya çıkması durumunda aşırı agresif ve alıngan tavırlar sergilemek,
Söylediği yalanlara kendisinin de inanması durumu,
Yalanlar arasında kurgusal bütünlük bulunmaması,
Yalan söylerken herhangi bir kazanç elde etmemesine rağmen yalan söylemesi.
 
Tüm psikolojik hastalıkları kabuldeki zorluk gibi bu hastalığı kabullenmek de zordur.
 
Bu kişiler kendisinde bir sorun olduğunu düşünmediğinden, tedavi olmayı istemez (Oysa ki fizyolojik bir rahatsızlığımız olduğunda ne kadar da kolay kabullenir ve hemen tedavi olmaya çalışırız).
 
Bu nedenle kişilerin hastalığını genellikle yakınları ortaya çıkarmalıdır. 
 
Hasta, yakınları tarafından tedaviye ikna edilmelidir.
 
Gerekirse kayıt altına alarak, inkar edecekeleri ve söyledikleri yalanları kendisine kanıtlamalıdırlar
 
Onları tedavi olmak için ikna etmeye çalışılmalıdır. Bunu yaparken yumuşak davranılmalı, kişi kırılmamalıdır. 
 
Tedavi sırasında psikiyatristler öncelikle hastayı tanımak ister, neden yalan söylediğini anlamak isterler. Konuşmalardan sonra güven ortamı oluştuğunda, hasta kişinin eksik duygu ve güveni yerine koyulur. 
 
Tedavinin iyi yapılması halinde, hastalığın yeniden tekrarlaması çok düşük bir olasılıktır. Tekrarlama durumunda ise hasta bunun daha kolay farkına varacak ve tedavi olmayı isteyecektir.
 
Mitomani hastasının ailesinin ve yakınlarının yapması gerekenler;“Mitomani”, her şeyden önce hastanın kendisinde biten bir durumdur. 

Bu bakımdan öncelikle hasta mitoman olduğuna ikna edilmelidir. 

Ancak bu, hastaya karşı sinirli ve kırıcı bir tavırla asla söylenmemeli. 

Ardından hasta ikna tedavi için edilmeli.
 
Mitomani Hastalığında Doktorun Yapması Gerekenler;

Doktor hastanın psikolojisine göre hareket etmelidir. Öncelikle hastayı sürekli olarak yalan söylemeye iten nedenin araştırılıp bulunması gerekir. 

Daha sonra ise bu nedene bağlı olarak psikoterapi ya da ilaçlı tedavi yönteminden biri belirlenmelidir. 

Doğru yöntemle hasta daha ilk seansta bile oldukça iyileşme gösterebilir.
 
Hubris Sendromu”na yakalananlarda sıkça görülen bir rahatsızlıkmış “Mitomani
 
Bunları tamamlayan “Erotomani” hakkında da yazarım belki ama şimdilik sevgili dostlar, yerli  yabancı bilimsel kaynaklardan ve kendi gözlemlediğim, yaşadığım olaylardan derlediğim yazım bu.
 
Bakınız etrafınıza.
Görecek misiniz böylelerini?

Eğer varsa, lütfen kızmayın, sinirlenmeyin, yaftalamayın. Çünkü onlar hasta.

Ülseri varmış, böbrekleri rahatsızmış, sinüziti, migreni varmış gibi davranın ve ilgilenin.

Hissedebileceğiniz en kötü şey acımak olsun.
 
 
Ha bir de, yalnızca maddi menfaat ya da mevki uğruna yalan söyleyenler vardır ki onlara tıpta yer verilmemiş.
 
Siz onlara düpedüz yalancı ya da sahtekar deyin, ya da inanın, orası size kalmış. 

Ne bileyim?
Siz bilirsiniz ! 

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın