Cem Özer

Cem Özer

Yastıkaltı hikâyesi..

2016'yı uğurlayıp, 2017'yi karşılarken, bir yastıkaltı hikâyesi iyi olur diye düşündüm.
Yastıkaltı hikâyesi..
Hepimiz tüm hayatımız boyunca birilerini eleştirip, beğenmeyip durduk. 

Arkadaşlarımızı, ebeveynlerimizi, çocuklarımızı, akrabalarımızı, çalışanlarımızı, yöneticilerimizi, siyasetçileri, sanatçıları, sporcuları, antrenörleri, başkanları, hakemleri, filmleri, dizileri, kitapları, programları, giyimi kuşamı, yaşam tarzlarını, en çok da düşünceleri ve hatta düşünmeyi eleştirdik durduk. 

İşadamı ekonomiyi,
İktidar muhalefeti,
Muhalefet iktidarı,
Kulüpler federasyonu'
Oyuncular yönetmenleri,
Yönetmenler senaristleri,
Yapımcılar hepsini,
Bazılarımız en çok kendini,
Bazılarımız hep başkalarını.
 

Umarım yeni yılda eleştirmeye başlamadan önce aşağıdaki hikâye gelir aklınıza. 

Hindistan’da çok ünlü bir ressam varmış. Herkes bu ressamın yapıtlarını kusursuz kabul edecek kadar beğenirmiş ve onu “Renklerin Ustası” anlamına gelen Ranga Geleri olarak tanısa da kısaca Ranga Guru derlermiş. Onun yetiştirdiği bir ressam olan Racigi ise artık eğitimini tamamlamış ve son resmini bitirerek Ranga Guru’ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş.

Ranga Guru; “Sen artık ressam sayılırsın Racigi. Artık senin resmini halk değerlendirecek.” diyerek resmi şehrin en kalabalık meydanına götürmesini ve meydanda en görünen yere koymasını istemiş. Yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış.

Racigi, birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki tüm resim çarpılardan neredeyse görünmüyor. Çok üzülmüş tabii. Emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki. Resmi alıp götürmüş Ranga Guru’ya ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve yeni bir resim yapmasını istemiş. Racigi yeniden yapmış resmi ve gene Ranga Guru’ya götürmüş. 

Ranga Guru resmi tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş. Ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış…

Birkaç gün sonra gittiği meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar da boyalar da bırakıldığı gibi duruyor. Çok sevinmiş ve koşarak Ranga Guru’ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış.

Ranga Guru demiş ki; “Sevgili Racigi, sen ilk resminde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız eleştirebileceklerini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı… Oysa ikinci resminde onlardan hataları düzeltmelerini istedin, yapıcı olmalarını istedin. Şunu hiç unutma sevgili Racigi, kötü yönde eleştirmek kolaydır, yapıcı eleştiride bulunmak ise eğitim gerektirir. “

Okuduktan sonra yastığınızın altına koyun. Belki lazım olur. 

Yeni yılı Mutlu ve iyi hâle getirmeniz dileğiyle.

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın