Kur-an ayından bayrama girerken…

Kur-an ayından bayrama girerken…
Bir Ramazan'ı daha ihya ettik ve bayrama giriyoruz.
Yarın başlayacak bayramımız, kutlu/mutlu ve mübarek olsun.

Arkadaşlar,
Zorlu/çok zorlu ve zorluklu bir süreçten geçiyoruz.
Sadece Türkiye için değil; bütün dünya için geçerli bir zorlu süreç!..

Biliyorum; yıl boyu yazdığım yazılarda, sizlere pek de güzel şeyler söyleyemedim,
Çok üzgünüm ama realite böyleydi ve böyle!..

Dünya hayatının cilvesi,
İmtihan dünyası,
Ve Yaratıcının, insanı insanla sınaması…

Ama bir gerçek var,
Her şekilde hayat devam ediyor ve insan denen mefhum her şeyle yüzleşiyor.
Tek istisnası var; ölüm…
Belki de en yakın olduğumuz ama kendimizi hep en uzak hissetmek istediğimiz bir gerçektir ölüm…
Bir nefes kadar,
Minnacık bir nefes kadar yakın olduğumuz gerçektir ölüm…
Ama öyle bir nefis sahibiyiz ki; hiç ölmeyecek gibi/dünyanın sahibiymişiz gibi/her şeye muktedirmişiz gibi hareket etmekten de hiç geri durmuyoruz!..

Kazanmak,
Hep kazanmak,
Daima kazanmak peşindeyiz.
Neyi?
Eninde-sonunda ölüm olan fani bir hayatı…

Koca koca laflar ediyoruz,
Laf zamanı mangalda kül bırakmıyor ve Allah'ın ayetleri, peygamberimizin hadisleriyle nutuklar atıyoruz.
Sonra?
Sonra iş, icraat ve eyleme gelince?
Herkes fani, kendimiz ölümsüzmüşüz gibi,
Allah'ın emirleri/buyrukları/ikazları, peygamberin örnek olması gereken pratikleri hep diğerleri içinmiş gibi,
Kendimiz, yüce dinimizin emir ve buyruklarından muafmışız gibi davranıyoruz!..
Halbuki, dinin Sahibi kimseyi istisna kılmamış ki!..

O Sevgili Peygamberimiz,
Allah'ın, "Ey Resulüm, sen olmasaydın ben bu cihanı yaratmazdım…" dediği, sevgililer sevgilisi bile, ne kadar sakınarak/hassasiyet üzere ve bir fani olduğunu unutmadan yaşamış; hiç düşünüyor muyuz!..
Ramazan ayının/oruç ibadetinin esprisini, neden ve niçin farz kılındığını hiç aklediyor muyuz!..

Yüce Allah kitabında, defalarca "…siz hiç akletmez misiniz/düşünmez misiniz.." diye soruyor,
Neden acaba?
Allah yarattığı kulunun akledip etmeyeceğini bilemez mi!..
Haşa, tabi ki bilir…
Bu hitaplarıyla bizlere bir mesaj ve emir verdiğini neden düşünmüyoruz!..

Arkadaşlar,
Okumuyoruz,
Okusak da anlamıyor,
Ya da, anlamadan okuyoruz…
Yüce kitabımıza sözde hürmet edip, içeriğine nüfuz etmeye çabalamıyoruz.

Ne demiş Mehmet Akif:
"Ya açar Nazmı Celil'in (Kuran-ı Kerim) bakarız yaprağına,
Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına…
İnmemiştir hele Kuran, şunu hakkıyla bilin,
Ne mezarlıkta okunmak ne fal bakmak için…"

Bilirsiniz; "Hakkını vermek" diye bir tabir var.
Bir şeyi yaparken "olması gereken gibi/yapılması gereken gibi" yapmak için kullanırız.
Müslüman olmak da böyle değil mi…
Eğer Müslümansak "hakkını vermek" gerekmez mi…
Hakkıyla bir Müslüman olmak zorunda değil miyiz!..
Çok "Müslümanım" demekle, iyi Müslüman olunmuyor,
Çok ayet/hadis söylemekle, çok Müslüman olunmuyor,
Sadece sanılıyor/kanılıyor,
Ama dinin sahibi kanmıyor!
Çünkü O, "her şeyi gören ve bilendir"..

Benim İslam'dan/Müslümanlıktan anladığımsa şu;
Tutarlılık,
Söylem ve eylem bütünlüğü,
Yani, hak/hukuk/adalet/hakkaniyet ve doğruluk çabası içinde yaşamak…
Yani ve özetle, "İyi İnsan" olmak üzere, bir hayat yaşamaya çaba göstermek…

Ne buyurur Hz. Peygamber;
"Muhakkak ki, ancak, ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim"
Nedir peygamberimizin kastettiği güzel ahlak?
Kuran Ahlakı.
O nedir?
"İyi insan" olmak…

Bakınız, ilginç bir noktayı paylaşmak istiyorum.
Geçmiş yıllarda Diyanet bir araştırma yapmış,
Ve "Kuran mealini baştan sonra en az bir kez okudum" diyenlerin oranı yüzde iki çıkmış!..

Arkadaşlar,
Yerin-göğün/dünyanın-ahiretin sahibi,
Her şeyin var edicisi Allah, tenezzül buyurmuş/lütfetmiş ve bir kitap indirmiş.
23 yıllık bir süreçte,
Ve bir rehber/mürşit/peygamber vasıtasıyla göndermiş…

Bir an durup şunu düşünelim,
Yüce Allah, "Fatiha'da ne anlatıyorum,
Hemen her namazda okuduğunuz Maun Suresinde neye dikkat çekiyor ve hangi konularda ikaz ediyorum,
Nisa Suresinin 105 ila 115. Ayetlerini neden gönderdim ve niçin peygamberi ikaz ettim" diye sorsa; bir cevabımız olur mu!..
Yoksa,
"Ey Allah'ım, ben senin kitabını okudum ama Arapçasından,
Arapça da bilmediğim için içeriğinde ne buyurduğunuzu öğrenmeyi hiç akledemedim" mi diyeceğiz!..

(Bu arada, kutsal kitabımızın Arapça/orijinal haliyle okunmasına karşıymışım gibi bir düşünce, sakın ola ki aklınıza gelmesin…)

Arkadaşlar,
Allah'a/İslam'a/Kuran'a asıl saygı onu anlayarak okumak değil midir,
Asıl saygı yap dediklerini yapıp, yapma dediklerinden uzak kalmak değil midir!..

Sonuç:
Anlayanın az okuyanın çok olması maharet değildir.
Maharet anlayarak okumaktır,
Anlayıp öğrenmek, düşünmek ve İslam'ın özüne uygun hareket etmektir.
Tekrar edersek; maharet tutarlılıktır!..
Bu anlam ve düşünce içerisinde bir İslam algısıyla, Ramazan Bayramımız yeniden kutlu ve mübarek olsun…

Not:
Lütfen "acaba kimi/kimleri/neyi/neleri kastediyor" diye düşünmeyin.
Bu yazımın, öncelikli ve tek muhatabı benim ve kendi nefsimdir…



Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
  • Nihat
    Daha nice güzel Bayramlara, tüm aile, dost ve akrabalarınız ile birlikte huzur içerisinde erişebilmeniz temenni ve duası ile Mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik eder, Sağlık ve afiyet dilerim.
  • Ercan D.
    Ramazan Bayramının ülkemize ve tüm insanlığa, sağlık, huzur, mutluluk ve umutlu günler getirmesini temenni ederim. Ramazan Bayramımız Mübarek olsun
  • Kemal Tufan
    Güzel yazı yüreğinize sağlık Sizlerinde bayramınız mübarek olsun Selam ve saygılar
  • Zafer T.
    Allah her zaman karşımızı kalbinde Allah sevgisini taşıyan, güzel ahlaklı, dürüst, güvenilir, bilge insanları çıkarsın ve bizi yolumuzda onlarla birlikte ve arkadaş kılsın. Çok güzel bir yazı yine kaleme almışsın üstadım helal olsun size
  • Yasir
    Cok güzel yazı kalemine sağlık
  • Osman B.
    Hakka şahitlik yaparsan emrolduğun gibi doğru olursun yaradan da sizin şahidiniz olur. Allaha emanet olun. Selam ve dua ile.
  • Zaki Cumhur Teke
    Allah razı olsun çok güzel yazı hayırlı bayramlar