Kurt Kanunu… Ebabil Operasyonu… Vurun kahpeye

Kurt Kanunu… Ebabil Operasyonu… Vurun kahpeye

Mehmet Akif Ersoy… Habertürk Genel Yayın Yönetmeni…
Tutuklandı…
Sebep?
Uyuşturucu…
Kesin mi?
Değil; henüz iddia…
Durum bu,
Ama,
“Yargısız” infaz başladı bile: Vurun Kahpeye…
Hem de,
İlk taşı atanlar, Akif ile lokma yiyip içenler…
Medya mahallesinin ekranize suratsızları…
Daha,
“En masum olanınız ilk taşı atsın” bile denmeden
Adeta,
Sıraya girdiler; ilk taşı atmaya mazhar olmak için…
Şamil Tayyar:
“Yanlışa bulaşırsanız elbet kapınız çalınır…”
Yanlış yaptığını nereden biliyorsun?
Beraber mi kullandınız,
Yoksa,
Soruşturmanın polisi, savcısı, hakimi misin?
Sadece Tayyar değil ki…
Tümümüz böyleyiz; “Masum değiliz hiç birimiz…”
Ama,
Hele bir düşmeyegör; Vurun Kahpeye…

Daha dünlerde
Ergenekon/Balyoz Operasyonları,
Ve,
Bazı FETÖ gözaltılarında,
Onca yıllık komşularımıza “Hainmiş meğer/Teröristmiş de haberimiz yokmuş” deyip;
Sonra da,
Yüce Yargımız, “yanlışlık olmuş” deyip o insanları serbest bırakınca;
Kösele yüzlerimizle hiçbir şey olmamış gibi yüzlerine bakmadık mı!
Bugün değil; hep böyleydik biz…
Hep, düşene bir tekme de biz…
Neymiş en büyük maharetimiz; Vurun Kahpeye…

Mehmet Akif Ersoy sadece bir örnek…
Suçlu çıkar veya çıkmaz; bilemem ama şuanda herkes gibi onun da bir “masumiyet karinesi” var.
Ama,
Bunun ne önemi var ki…
İtiraf mı iftira mı belli değil ama başladı bile ifşalar:
“Benim orama baktı, onun orasını yaktı, şunun bununu şeyetti…”

Lafa bak lafa; yanlış yaparsanız kapınız çalınırmış!
Yanlış, kime göre yanlış,
Doğru, kime göre doğru?
Kanuna göre mi, kişiye göre mi, mütehakkim güce göre mi?
Ulan!
Herifin kanalına çıkmak için düne kadar kaselislik yapıyor,
Öve öve öküz ediyor,
Neredeyse kıçını yalıyordunuz!
Ya şimdi?
Güç ve para biryerini kaldırmışmış,
Zevk-ü safaya dalmışmış,
En sonunda,
Kapısı çalınmışmış…
Kes lan mavalı!..
Velev ki “yanlış yapmış” diyelim;
Kapısını çalmasalar, telefon açsalar ve “ifadeye gel” deseler; gitmeyecek mi idi?
Asıl sormak istediğim şu:
Mehmet Akif Ersoy’un asıl suçu ne?

Yıl 1926… İzmir Suikastı…
İttihatçı avı başlatılıyor…
Çünkü,
Suikast girişiminin başında eski İttihatçı Abdulkadir Bey var…
Kara Kemal de kara listede…
Kara Kemal kim?
İttihat Terakki’nin iki Kemal’inden birisi… Diğeri ise Mustafa Kemal…
İzmir Suikastıyla alakası yok. Hatta Abdulkadir Bey’e “yanlış yapıyorsunuz” diyerek şiddetle karşı çıkıyor.
Neden listede peki?
Güç ve kudret savaşı…
Fırsat bu fırsat; tüm muhalifler bitirilsin…
Bu sırada,
Kara Kemal, evinde saklandığı Emin Efendi’ye diyor ki:
“Tarihin örneğini yazmadığı bir kurtlar boğuşmasına girip yenik düştük.
Kurtlukta düşeni yemek kanundur.”

Bu alıntıdan hareketle:

Efendiler!
Boşuna sevinmeyin,
“Bana dokunmadılar; “Fatih Altaylı, Enver Aysever, Mehmet Akif Ersoy ve diğerleri kodeste” diyerek; şehvet devşirmeyin, kendinizi dokunulmaz sanmayın!
Artık,
Kurt Kanunu geçerli,
Ve,
Medyada “Ebabil Operasyonu” başladı.
Kime kısmet kime nasip…

Ama,
Emin olun ki;
Yarın iktidar değişse, güç el değiştirse; bu yanlışlık manzumesi ve ihanet döngüsünde değişen bir şey olmayacak!
Sadece,
Yanlışın öznesi ve konusu değişecek,
Suçlayan ve suçlanan yer değiştirecek ama toplumsal şakşakçılık ve linçciliğimiz kaldığı yerden aynen devam edecektir.
Neymiş en büyük maharetimiz?
Vurun Kahpeye…

***********

Kimin Doğrusu Kimin Yanlışı
—Doğru ne, yanlış ne Troyalı?
—Hangi doğru hangi yanlış?
Sorduğun soru yanlış…
Tıpkı,
Aklın gibi; doğru ile yanlış birbirine karışmış…
—Bir soru sordum, fikrine başvurdum,
Beni yargıladın; aldın, taştan taşa vurdun Troyalı!
—Taşa ne gerek; kafana taş olsa gerek!
Ortalık dolu engerek…
Taşları bağlamışlar; köpeklere tasma gerek…
Fikrime başvurmuşmuş!
Ağızlardan kir akarken; fikretmeye ne gerek!..
Fikrin “Fi”si tarih oldu; geriye bir pis kir kaldı…
Yanlış doğruyu soğurdu, doğru moğruyu doğurdu…
Masal artık, erek-mere…
Sadece sıranı beklemek gerek!..
—Yani,
Devir mağara devri, bizler de Moğol Mankurtları mıyız Troyalı?

—Çevir dostum çevir,
Yanlışı doğruya evir,
Doğruyu kevgire çevir…
Kevgirin sapını da… Al bir yerlere monte ettir…
Doğru yanlışta yanmışken,
Yanlış yargıya sahipse(n),
Adalet sarayları adalete nezaretse,
Zulmet bulutları sağanağa dönüşmüşse; hala fikir mi istiyorsun sen!
Özgürlük iltifata tabi,
Hapsaneler doğruluğa mürebbi…
Fazla söze ne hacet,
Bende söz, artık nihayet…

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet