Scholz liderliğindeki başarısız, düşük profilli, silik bir hükümetin düşmesinden sonra yapılan seçimlerin sonucunda, aslında kimsenin istemediği GROKO yani büyük koalisyon hükümeti kurulmak zorunda kaldı.

Sorun, tabandan tavana zıt iki partinin biraya gelme zorunluğu ve bu zıt kutuplu partilerin yapmak zorunda kaldıkları hükümet programı oldu.

Seçimlerin galibi Hristiyan Demokratlar Birliği, muhafazakar, merkez sağ, Sosyal Demokrat Parti ise sol liberal.

Ortaya çıkan hükümet planı, iki parti tabanından da pek kabul görmese de, baldıran zehrini yutmak zorunda kaldılar.

Hükümet programı, sosyalistler için fazla sağ eğilimli, CDU için ise fazla sol ve liberal.

Neyse ki büyük gün geldi.

Şansölye namzeti Friedrich Merz, a sempatikliği ile meşhur adam, Federal Parlamento da seçilmeye girdi.

Ancak olan oldu ve ilk turda seçilmedi!
Almanya tarihinde ilk kez böyle bir şey oldu.
Kendi koalisyonundan dahi yeterli oyu alamadı ve sonuçlar açıklandığında resmen şok yaşadı!

Parlamento da şok yaşadı ve stresli konuşmalar başladı.
Tüm haber kanalları bile afalladı çünkü seçilmesine kesin gözle bakılmıştı, ama olmadı.
Koalisyon grubu gizli bir oturuma girdi ve Parlamento içindeki partiler, aynı gün ikinci tura girebilmek için görüş birliğine vardı.

Sabahki fiyaskodan sonra, Almanya saati ile 15 de ikinci tur oylaması yapıldı ve yeterli çoğunluk, sonunda sağlandı.

Ancak yeni bir hükümetin başlangıcı için, yeni Şansölye için daha kötü bir başlangıç düşünülemezdi.
Daha ilk güven deneyiminde çuvallayan bir hükümet, ileriye dönük nasıl stabil ve istikrarlı bir dönem geçirecek, o iş şu anda muamma.
İki parti arasında sorun olan, ve aşırı sağcı, ırkçı AfD Partisi tarafından sürekli gündemde getirilen konular var, ki başında ilticalılar gelmekte.
Vergi adaletsizliği, gelir dağılımı adaletsizliği, bitmek bilmeyen iç ve dış borç yükü, savunma zaafı, enflasyon, Rusya/Ukrayna savaşı ve daha neler, neler.
Önlerinde bu ciddi sorunlar var, ve çözüm önerileri birbirlerine zıt.
Dış politikada, son hükümet, Almanya tarihinin en başarısız, etkisiz ve sönük dönemini yaşadı, yeni hükümet bunu nasıl telafi edebilir, o da şu anda açık bir soru.

Almanya eski Almanya değil ve eskisi gibi Made in Germany de artık pek para etmiyor.

Kaldı ki, başlarında bir de Trump gibi bir bela var.
Almanlar ve hükümetleri Trump ile hiç barışamadı ve tamamen aleyhine çalıştılar, Trump bunları unutacak adam değil ve öcünü almaya başladı bile.
Yeni Şansöyle, doğup büyüdüğü yörenin (Sauerland), tüm özelliklerini taşıyan bir kişi.
A sempatik, yüzü gülmez, inatçı, dediğim dedik, çok neşeli olmayan, Almanların tabiriyle taş kafalı biri.
Senelerdir Merkelin gölgesinden çıkamayan, hatta bir ara siyasete tamamen son vermiş olan Merz, lider eksikliğinden tekrar siyasete dönmüştü.
İnsanlar arasında ne kadar sevildiğini herkes tahmin edebilir.

Uluslararası platformlarda hemen hiç tecrübe sahibi olmayan biri, dış siyasetin hiç olmadığı kadar önemli olan bu dönemde nasıl bir performans sergileyecek, o da merak konusu.

Neticede, tökezleyerek başlayan bir hükümet dönemi yaşandı.
Merz, kendi koalisyonunda, asla güvenemeyeceği insanların olduğunu gördü.
İstenildiği zaman, güven oylaması yapılıp indirilebileceğini gördü.
Bu şartlarda, ne yapacak, nasıl yapacak, elbette hep beraber göreceğiz, ancak şu da bir gerçek ki, bu çocuk ölü doğdu!



Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam