Değerli dostlarım,
Basın; bilinçlenmek, bilinçlendirmek için vardır. Bunu bilene ne mutlu.
Daha önce nevresim satan bir işletmeyi eleştirdik. Bir nevresim takımını 7500'TL ye satıyor diye. Kendini sol diye makyajlayan bazı plaza basından inanılmaz tepki gördük.

Belki reklam aldıkları holdingi rahatsız ettik.
Eeee yağlı pilav ne de olsa. Seversiniz. Sizin de hakkınız gazeteci maaşı ile milyon dolarlık, içten asansörlü, viktoryan villalar, çiftlikler sahibi olmak. O kadar hizmet ediyorsunuz Kraliçe'ye.

Biz sol'dan gündeme getirdiğimiz bu kapitalist çarka karşı destek beklerdik. Kazanmaya, güzel yaşamaya asla karşı değiliz. Ama hakkıyla olursa. Artık sadece eleştiri edebiyatının bir adım ötesine gitmeli sol. Sol da beyin ölümü gerçekleşti diyenler de oldu. Herkes yanlış siz mi doğrusunuz? Hiç mi asgarî müştereklerimiz yok? Sol simgesel bir nitelikte kalmamalı. Sol; çağdan, medyatik ahlaktan, tarihten, müzakereden kopmak değildir.

Proje sunmak nedir? Şu şöyle olsa demektir. Çok mu zor bunu demek? Yüzbinlerce paylaşımınız içinde kaç tane proje var? İş bunu bilmekte.

Başkasının anahtarı olmayın. Torunlarınıza okuyabileceğiniz yazılarınız, medya sayfalarınız olsun. Bu milletin mutluluk evini nereye yapacağımız önemli ama önce taş toplayalım elele verip. Sonra yerini belirleriz. Bakalım beraber toplamayı ne kadar becereceğiz?
 
Atalarımız şöyle der: Doğru konuş da ne konuşursan konuş. Doğru yaşa korkma. Yalanın bereketi olmaz.
 
Bizi eleştiren ha bire hatamızı arayan sol makyajlı kapitalist borozanı bir medya organının beğeni oranları şöyle (18 mayıs itibariyle)
 
*….. tv twitter sayfa takipçi sayısı 1.2 milyon son 3 paylaşım beğeni sayısı ortalaması: 10 kişi
*Bizim 180 bin takipçimiz var son 3 paylaşım bağeni sayısı ortalaması: 142 kişi.

Eskiden gazete tiraj oranları listesi yayınlanırdı. Şimdi de bu rakamlar mühim.
Milyon takipçileriniz varsa beğeni ortalamanız neden 10'lu rakamlarda. Çünkü; Şişirme hormonlu takipçi sayılı milyonlar çoğu gerçek değil. Hadi sizin dilinizden konuşalım: Reel değil. Tıp dilinde deli: gerçekle bağın kopması demek.
 
Şafağın kadar konuş, derler askerde. Doğruluk bambaşka.
 
Hep diyoruz: "Kendinizi bir kontrol edin."
Farklı sesleri de bir dinleyin. Tahammülünüz olsun. Semenen galileci olmayın.
Ağababalarınıza çalıştığınızı göstermek için paylaşım yapmayın. Veya gündeme gelmek için bize saldırmayın.
 
Şimdiki saldırı şu; Neymiş yardım Twitter'ı atmışız. Biz hiç bir yardıma engel olmayız. İBB'nin dahi askıda fatura kampanyasını yasal olmak ve ehline verilmesi şartı işe destekleriz.

Biz sayfamızdan bir çok hayra vesile oluyoruz..
Bunlar: Fatura ödenmesine, talebelere yardıma, yaptığı salçası elinde kalıp satamayan teyzenin reklamını yapıp salçaları satmasına vesile olmaya varıncaya kadar ama bunları afişe etmiyoruz. Gizli yapılanın manevi lezzeti başka.
 
Artık biraz gelişin. Yazı keşf olalı çok oldu. Para kazanmanın başka yolları da var.
Tekrar edelim: 300 küsür bin paylaşımın, 1.2 milyon takipçin olmasına rağmen beğeni sayın 10 kişi ise bu işi bıraksanız daha iyi. 

Not: Yalnız en son duyduğumuz Kraliçe Elizabeth Türkiye'de göllere İsrail sazanı bıraktırmış. Çevre Bakanlığı'na duyrulur. Gördüğünüz gölleri şikayet edin bakanlığa. Hiçbir ekonomik değeri yokmuş. Hani derler ya canım: gavur parası ile beş para etmezler...

Kalın sağlıcakla.